Tuesday, October 17, 2006

Ne Halt Etmeye Almaya Calismis Izmir' i?

Adres, numara 248, Kordon...
Naim Palas... İkinci kat...
Cumbada oturuyor Mustafa Kemal.
Sevmez fazla yemeği.
Leblebi var yine önünde...
Garson titriyor. Çünkü çocuk, Rum.
Sesleniyor Gazi, şefkatli bir ses tonuyla...
"Vre Dimitri" diyor, "gel bakayım."
Çocuk, "buyur pasam" diyor, ş'lere dili dönmeyen, kırık dökük Türkçesi'yle.
"Sizin Kosti" diyor... İşgal sırasında İzmir'e gelen Yunan Kralı Konstantin'i kastederek... Sizin Kosti, geldi mi buraya?
Geldi pasam...
Oturdu mu bu masaya?
Oturdu pasam.
Güneş batarken rakı içti mi?
İçmedi pasam.
E o zaman sormadın mı çocuk, ne halt etmeye almış İzmir'i?

Friday, October 13, 2006

Watch On The Rhine

{L_INDEX}

Ren Nobeti (Watch on the Rhine) stratejisi, 16 Aralik 1944' te gerceklesen Ardennes Muharebesi icin Almanlar tarafindan izle ve bekle stratejisi olarak gelistirildi. Muttefiklerin ilerleyislerini, Ren Nehri' nin Kuzeydogu kiyisindan takip eden Almanlar, muttefiklerin hic ummadigi bir anda taarruz etmis, ancak bu taarruzda basarili olamamisti.

Aslinda Ren Nobeti stratejisi, Grousset gibi yazarlarin da belirttigi gibi, tarihte bircok guc tarafindan uygulanmistir.

{L_INDEX}

Ulkelerin sinirlarini genellikle, nehirler, yuksek siradaglar, denizler gibi dogal etkenler belirler. Avrupa Haritasini inceledigimizde, Avrupa' nin kuzeyi ile guneyini, bicak gibi iki nehrin ayrdigini goruruz: Ren ve Tuna Nehirleri. Roma Imparatorlugu haritasina baktigimizda, gorecegiz ki, Roma' nin kuzey siniri Ren ve Tuna nehirleri ile cizilmisti. Sartlar olustugunda da Ren ve Tuna nehirleri otesinde basarili (Traianus' un Dacia Seferi gibi) veya basarisiz (Varus' un Teutoburger Wald muharebesi gibi) harekatlar duzenlenmistir. MS 9 yilinda cereyan eden Teutoburger Muharebesi' nden sonra, Augustus Caesar, Ren Nehri' nin batisinda defansif bir strateji belirlemistir. Ren nehri, Tuna Nehri ikle beraber Cermen-Roma siniri olmustur. Ayrica Tuna Nehri, Ilber Ortayli' nin 3. Roma Imparatorlugu olarak adlandirdigi Osmanli Imparatorlugu' nun da defansa gectigi donemde (MS 1683-1699 2. Viyana Bozgunu ve sonrasinda Macaristan' in ve Guney Avusturya' nin kaybedilisi), imparatorlugun kuzey sinirini olusturmustur.

Firat Nehri' nin de, Zagaros Daglari' ndan once dogal Roma-Iran siniri oldugunu da belirtebiliriz. Mezopotamya, Parth ve Sasani hanedanlari kontrolu altinda iken, Firat Roma-Iran siniri idi. Bu sinir kisa bir donem, Traianus' un Mezopotamya' yi fethetmesi ile Dicle Nehri olduysa da, genelde Firat Nehriydi. Araplar' in Iran' i fethinin ardindan, Islam Dunyasi' nin Turkler' in hakimiyetine girmesiyle Roma tahti Osmanlilar' in, Pers tahti da Timurlu, Sasani, Afsarli gibi Turk hanedanlarinin eline gecmisti. Bu donemin en sonunda da Kasr-i Sirin ile beraber Roma Turkleri ile Iran Turkleri' nin siniri Zagaros daglari olmustu.

Tehditlerin nehir otesinde onlenmesi, sadece Romalilarin uyguladigi bir strateji degildi. Bu stratejiyi binlerce yil boyunca Iran' da hakim olan Irani, Elenik ve Arap imparatorluklari da once Irani, 6. yuzyil sonrasinda da Turki gocebelere karsi Maveraunnehir havzasinda uygulamisti.

Akamanis Imparatorlugu ve Alexandros' un Yunan Imparatorlugu MS 3. yuzyila kadar Seyhun Nehri' nde Irani gocebeleri yani Sakalari durdurmaya calismisti. MS 6. yuzyilda, Maveraunnehir' in Gok Turk kontrolune gecmesi ile beraber, artik Ceyhun Nehri' nde Sasaniler, Gok Turkler' e karsi bir defansif durus sergilemisti. MS 8. yuzyilda, Turkler' den Maveraunnehir' i koruma gorevi Araplar' a dusecekti ve Ren Nobeti, Seyhun Nehri' nde tutulacakti. MS 9. ve 10. yuzyillarda Maveraunnehir' de Turklere karsi son Ren Nobeti Irani Samani Emirligi tarafindan Seyhun Nehri' nde tutulacakti.

MS. 999' da Samani Emirligi, Karahanlilar tarafindan yikilinca, Ceyhun Nehri' nde sinirdas olan iki Turk devleti' nden daha yerlesik olan Gazne Sultanligi, Ceyhun' da Karahanlilar' a karsi Ren Nobeti tuttu.

Nehirler' de yapilan defans 20. yuzyila kadar etkinligini korudu. 2. Dunya Savasi' nda, 1944 sonlarinda ilerleyen Muttefikler' in, ilk asamada en onemli hedefi Ren Nehri' ne kadar butun koprulerin tutulmasiydi. Keza ayni sekilde, bekleyip, durdurup, uygun sartlarda karsi saldiri hazirligi yapan Alman kurmaylar da Ren uzerindeki kopruleri, Almanya' nin savunmasi icin bir avantaj saglayacak olmasina ragmen yikmaya yeltenmedi.

Devletler ne kadar guclenirse guclensin, bir savunma stratejisi belirlemek zorundadir. Bu bazen Augustus' un Ren Nobeti olacaktir, bazen de Hadrianus' un Buyuk Britanya' daki duvari. Bazen Araplar, zengin Maveraunnehir sehirlerini Turki gocebelerin yagmalarindan korumak icin Seyhun Nehri' nde nobet tutacaktir. Zaman degistikce, muharebelerde kullanilan stratejiler ve taktikler degisecektir. Onemli olan hakimiyet limitini iyi saptamak, ve hakimiyeti korumak icin dogru stratejik analizi yapabilmektir. Augustus, cikan zorluklara direnip Ren' i asip Germania' ya girebilirdi. Araplar, Seyhun' u asip, Turk steplerine yurumeye cesaret edebilirdi. Ancak bu kararlarin sonu Romalilar icin de Araplar icin de husran olurdu. Zorlasan lojistik imkanlar, dusman yokolmadigi muddetce buyuk bir sorundur. Prus stratejist Clausewitz' in belirttigi gibi, zaman savunanin leyhine, saldiranin aleyhine calisir. Anlamsiz ve yipratici seferler, bugune kadar buyuk guclerin zayiflama sebeplerinin basinda gelir.

Son soz: Dusman yokedilemiyorsa, uygun bir sinir cizilerek hakimiyet altindaki bolge korunmaya alinmalidir. Cografi olusumlar da bu sinirlar icin en guzel enstrumanlardir. Augustus Caesar gibi gelecegi gormek, devletlerin omurlerini arttiracaktir.

Mehmet Kale

Saturday, October 07, 2006

Trafalgar Deniz Muharebesi 1805

Bugun de Napolyon' un denizasiri harekat kabiliyetinin yokedilmesini saglayan Trafalgar deniz savasini isleyecegim. Trafalgar Muharebesi, 21 Ekim 1805' te Trafalgar burnu aciklarinda, Britanya ve Fransa/Ispanya donanmalari arasinda cereyan etti. Bu savasa girmeden once, muharip guclerin ellerindeki gemileri degerlendirmemiz daha dogru olacaktir.

Fransiz-Ispanyol alyansinin 1. sınıf gemileri daha buyuk ama sayica azdi. Bu platformlarin en carpicisi, 4 katli olan Ispanyol Santisima Trinidad' dir. Alt katta 34 x 36 pounder, orta katinda 34 x 24 pounder, ust katinda 34 x 23 pounder ve guvertesinde 18 x 8 pounder toplar tasiyordu. On cephesinde de 6 x 4 pounder toplari vardi. (Toplam 136 top) 1769 yilinda 3 katli bir platform olarak tasarlandiysa da St. Vincent savasindan kisa bir sure once 4 katli hale modernize edilmisti. Kalite buyukluk ile baglantili degil, 112 toplu 1794 yapimi Principe De Asturias ise Ispanyol donanmasini birakin, Trafalgar' in en sofistike silahi olarak gosterilir. Tropikal marangozlar tarafindan yapilmis bir gemidir. Bu tarz gemiler 1. sinif 3/4 guverteli gemiler olarak adlandirilirlar. Kisaca Muttefik donanmayi ozetlemek istersek, ana muharebe platformlari olarak sadece Ispanyol donanmasindan

Santisima Trinidad (Tumamiral Cisneros komutasinda, 136 toplu, 1. sinif 4 guverteli)
Rayo (100 toplu, 1. sinif 3 guverteli)
Santa Ana (Koramiral Alava komutasinda, 112 toplu, 1. sinif 3 guverteli)
Principe De Asturias (Amiral Gravina komutasinda, 112 toplu, 1. sinif 3 guverteli)

gemilerini goruyoruz. Amiral Gravina komutasindaki Ispanyol donanmasi direk olarak Bucentaure' gemisinde bulunan Koramiral Villeneuve' e bagliydi. Fransizlarin 3 katli gemisi yoktu. Bu yuzden yakin angajman icin hic de uygun bir filoya sahip degillerdi. Fransiz donanmasinda ise 2 katli gemilerden

Bucentaure (Baskomutan Koramiral Villeneuve komutasinda, 28 x 36 pdrs, 30 x 24 pdrs, 12 x 8 pdrs, 4 x 8 pdrs, 4 x 36 pdr koronad = toplam 80 top)
Algericas (Tumamiral Magon komutasinda, 28 x 36 pdrs, 30 x 24 pdrs, 12 x 8 pdrs, 4 x 8 pdrs, 4 x 36 pdrs koronad = toplam 74 top)
Formidable (Tumamiral Dumanoir komutasinda, toplam 80 toplu)

goze carpiyor. Savas duzenlerini analiz etmek istersek, Napolyon donanmasi 4 ana parcadan olusuyordu: Gozlem (Observation, Komutan: Magpn), On (Van Guard, Komutan: Alava), Merkez (Center, Komutan: Villeneuve) ve Artci (Rear, Komutan: Dumanoir) filolari. Bu filo muharebeden kisa sure once guneye dogru seyrediyordu. Britanya donanmasi belirince, Napolyon donanmasi kuzeye dogru manevra yapti. Bu filolardaki gemiler ise asagida siralanmistir.

Gozlem filosu (Muharebe baslayinca, Napolyon donanmasi kuzeye manevra yapti ve Arka filo oldu):
Algericas (Fransiz, 3. sinif, 2 guverteli)
Bahama (Ispanyol, 3. sinif, 2 guverteli)
Aigle (Fransiz, 3. sinif, 2 guverteli)
Montanes (Ispanyol, 3. sinif, 2 guverteli)
Swiftsure (Fransiz, 3. sinif, 2 guverteli)
Argonoute (Fransiz, 3. sinif, 2 guverteli)
Argonauta (Ispanyol, 3. sinif, 2 guverteli)
San Ildefanso (Ispanyol, 3. sinif, 2 guverteli)
Achille (Fransiz, 3. sinif, 2 guverteli)
Principe de Asturias (Ispanyol, 1. sinif, 3 guverteli)
Berwick (Fransiz, 3. sinif, 2 guverteli)
San Juan de Nepornuceno (Ispanyol, 3. sinif, 2 guverteli)
Hermione (Fransiz, 4. sinif, 1 guverteli)

Arka Filo (Muharebe baslayinca, Napolyon donanmasi kuzeye manevra yapti ve Arka filo oldu):
Indomptable (Fransiz, 3. sinif, 2 guverteli)
Rhin (Fransiz, 4. sinif, 1 guverteli)
Santa Alava (Ispanyol, 1. sinif, 3 guverteli)
Fougeux (Fransiz, 3. sinif, 2 guverteli)
Monarca (Ispanyol, 3. sinif, 2 guverteli)
Pluton (Fransiz, 3. sinif, 2 guverteli)
Argus (Fransiz, 4. sinif, 1 guverteli)
Themis (Fransiz, 4. sinif, 1 guverteli)

Merkez Filo:
Heros (Fransiz, 3. sinif, 2 guverteli)
San Augustin (Ispanyol, 3. sinif, 2 guverteli)
Santisima Trinidad (Ispanyol, 1. sinif, 4 guverteli)
Bucentaure (Fransiz, 3. sinif, 2 guverteli)
Redoutable (Fransiz, 3. sinif, 2 guverteli)
San Justo (Ispanyol, 3. sinif, 2 guverteli)
Neptune (Fransiz, 3. sinif, 2 guverteli)
San Leandro (Ispanyol, 3. sinif, 2 guverteli)
Hortense (Fransiz, 4. sinif, 1 guverteli)
Furet (Fransiz, 4. sinif, 1 guverteli)

On Filo (Muharebe baslayinca, Napolyon donanmasi kuzeye manevra yapti ve On filo oldu):
Neptuno (Ispanyol, 3. sinif, 2 guverteli)
Scipion (Fransiz, 3. sinif, 2 guverteli)
Intrepide (Fransiz, 3. sinif, 2 guverteli, muharebe plani dahilinde bu filoya dahil degildi)
Formidable (Fransiz, 3. sinif, 2 guverteli)
Mont Blanc (Fransiz, 3. sinif, 2 guverteli)
Duguay Trouin (Fransiz, 3. sinif, 2 guverteli)
Rayo (Ispanyol, 1. sinif, 3 guverteli)
San Fransisco de Asis (Ispanyol, 3. sinif, 2 guverteli)
Cornelie (Fransiz, 4. sinif, 1 guverteli)

Gelelim Britanya Donanmasina. Britanyalilarin klasik savas taktigi uclu kolonlar halinde saldiran 3 ayri filodur. 1. filo, beyaz filo ortadadir. Ikinci filo kirmizi filodur ve ucuncu filo da mavi filodur. Trafalgar da Nelson iki filo sistemi ile savasarak Britanya tarihinde degisik bir ilke imza atmistir. Ayrica kolonlar da Weather ve Lee olarak adlandirilmistir.

Weather kolonu (Beyaz Filo, Sancagi Ingiliz Bayragi St George Haci):
Victory (100 toplu, Koramiral Nelson' un gemisi)
Temeraire (98 toplu)
Neptune (98 toplu)
Leviathan (74 toplu)
Conqueror
Agamemnon (64 toplu)
Britannia (100 toplu, Tumamiral Kont Northesk' in gemisi)
Ajax (74 toplu)
Orion (74 toplu)
Minotaur (74 toplu)
Spartiate (74 toplu)

Lee kolonu (Mavi filo, Sancagi Mavi renk):
Royal Sovereign (100 toplu, Tumamiral Collingwood' un gemisi)
Bellisle (74 toplu)
Colossus (74 toplu)
Mars (74 toplu)
Tonnant (80 toplu)
Bellerophon (74 toplu)
Achille (74 toplu)
Polyphemus (64 toplu)
Revenge (74 toplu)
Swiftsure (74 toplu)
Defence (74 toplu)
Thunderer (74 toplu)
Defiance (74 toplu)
Prince (98 toplu)
Dreadnought (98 toplu)

Gordugunuz gibi 100 civari toplara sahip ana muharebe platformlari konusunda Britanya donanmasinin tartismasiz bir ustunlugu var. Savasin envanter analizinden anlasilabilecegi gibi, Fransiz donanmasinin yakin dovuste hicbir sansi yok. Ispanyol 1. sinif ana muharebe gemileri ise kaliteli ama sayica azdir (4).

Savas Weather ve Lee kolonlarinin, Napolyon Donanmasinin metkezine (main body) ve arkasina (rear ve observation) saldirmasi ile basladi, bu sekilde Napolyon donanmasinin on blogu uzunca bir sureligine ana govdeden koptu (11:45 AM)

Victory, Napolyon donanmasi amiral gemisi Reduobtable' nin onunden ve Bucentaure' nin arkasindan Fransiz donanma cizgisini kirdi. Victory' den gelen ates sebebiyle bu esnada Bucentaure buyuk yaralar aldi, ancak Bucentaure' den gelen bir keskin nisanci atesi de Nelson' da olumcul bir yara acti.

Bucentaure' yi, Neptune gemisine biraktiktan sonra, Victory ile Temeraire (iki 3 guverteli gemi), isimlerine yakismayacak sekilde, kendilerinden daha kucuk gemi Redoubtable' i aralarina aldi.

Neptune bu dakikadan sonra, Bucentaure' nin onunde seyreden Santisima Trinidad' a saldirdi. Conquerer ise zayiflamis Bucentaure' yi aldi. Redoubtable, kendisinden cok daha guclu iki gemi ile mucadele ederken, Victory' nin arka diregini yoketmeyi basararak buyuk kahramanlik ornegi gosterdi. Ancak en sonunda Santisisma Trinidad, Bucentaure, Redoubtable' in dusmesi ile Fransiz/Ispanyol filosu orta govdesi notralize edilmisti.

Bu esnada Napolyon donamasinin arka govdesi, Amiral Alava (Santa Ana) ve Amiral Gravina (Principe De Austurias)' nin gayretleri ile Colingwood' un (Lee kolonu) saldirisina direnmeye calisiyorlardi (12:15-12:35 PM). Bu esnada Santa Ana (Alava' nin bayrak gemisi) bir direk kaybetti, ama Royal Sovereign (Colingwood' un bayrak gemisi)' den iki direk almayi basardi. Yelkenli savas gemilerinin en hayati enstrumani yelken direkleridir. Yelken diregi olmayan bir gemi manevra yapamaz, bu da yokolmasi anlamina gelir. unutmayin ki, 2. Dunya Savasi' nin efsane gemisi Bismarck, dumeni kirildiktan sonra batirilabilmistir. Ancak Britanya gemilerinin yakin dovusteki etkinligi ile topcularin becerileri eklenince, Santa Ana ve Principe De Asturias kacmak zorunda kaldi .

Napolyon Donanmasi' nin muharebenin en basinda devre disi kalan on filosuna gelince, Amiral Dumanair Fransiz donanmasinin on kol komutani, kopartildiktan sonra ancak 3 saat sonra savasa yeniden katilabildi (2.45 PM), fakat artik Fransiz-Ispanyol donanmasi cokmustu.

Britanya donmasi bu savasta hic gemi kaybetmedi. Bazi gemileri baska gemilerin gayretleri ile geri cekildi. Oduller, Bucentaure ve Santisima Trinidad ise, Fransiz tacizlerinden kurtulmak icin birakildi ve Santisima Trinidad sularin dibine gomuldu. Amiral Nelson, ise sadik yoldasi Albay Thomas Hardy' nin kollarinda, "Tanri' ya tesekkur ederim, gorevimi yaparak oluyorum" diyerek hayata gozlerini kapadi. Trafalgar, aslinda sayica az ve yavas ama ates gucu cok olan Britanya gemileri ile bu taktikler uygulanarak kazanilmasi kolay bir savasti. Sorun Nelson gibi cesur kararlar verecek birisinin yakin angajmandan kacmayarak cehennemin ortasina saldirmasiydi. Nelson, St Vincent' ta da bunu yapmisti, kolonundan ayrilip, olaganustu bir manevra ile Santisima Trinidad' a yaklasmis ancak San Nicolas ve San Jozef ile savasmisti. Bu savasta Nelson sag kolunu kaybetti ancak bir anda parlayan bir yildiz oldu. Cesaret ve yetenek, Nelson' da bulusuyordu. Tarih, Trafalgar' i , Aktium, Salamis, Inebahti gibi savaslarla beraber anacaktir. O gun Britanya ciddi anlamda rakipsiz superguc olacaginin sinyallerini vermisti. Trafalgar' dan sonra, Dunya denizleri 1. Dunya Savasi' ndaki Jutland Muharebesi' ne kadar Britanya hakimiyetine girdi. Britanya donanmasini egitimi ve teknolojisi ile kutlayalim, ancak kahramanca savasan Fransiz donanmasinin da hakkini vermeden de bu yazimi noktalamak istemiyorum.

Mehmet Kale

Gnaeus Pompeius Magnus

Pompei Gercekten "Buyuk" muydu?

Grekoromen dunyada ezelden beri bir Peleponez (Sparta)-Attika (Atina) cekismesi surer gider. Bir taraf monarsi, oteki taraf cumhuriyet taraftaridir. Tabii ki politikacilar icin bu biraz fanatikce takim tutmak gibi olsa da askerler icin daima stratejik tercihler olmustur.

Pompei' nin buyuklugu konusuna gelmeden once, cevresindekilerin nasil yukselise gectigine bir goz atalim. Crassus ile Pompei, Marius karsiti Sulla' nin ekibinde yer aliyorlardi. Oyle ki Roma' ya Sulla' nin yapmis oldugu saldirida Crassus ve Pompei, Sulla' nin saflarinda komutanlik yapiyordu.

Cok gecmeden cumhuriyet, Kartaca harpleri ile gelen ofansif durus sayesinde bir imparatorluk olma yolunda ilerlemeye baslamisti. Sulla' nin diktator olmasindan sonra, Sulla bu unvandan feragat ettiyse de bircok insana cok kotu bir ornek olacakti.

Sulla' nin aktif donemde aslinda baska bir yildiz parlamisti, Mithridates. Sulla Mithridates' i Yunanistan' da yendi ancak arkasini saglama almak icin Roma' ya geri dondugunde, Mithridates yokolmaktan kurtulmustu. Mithridates' in belini kirmak cumhuriyet doneminin en buyuk generallerinden birisine nasip olacaktir: Lucullus.

Mithridates' in kontrolundeki Kucuk Asya' nin fethi ile beraber, devleti yoneten iki konsule ek olarak Kucuk Asya icin bir pro-konsul makami olusturuldu. Bu makamin basindaki Lucullus, Mithridates' i MO 71 yilinda yendi ve Mithridates guclerini Tigranes' in Irak' taki Ermeni kralligina kadar kovaladi. Ermeni kralligi MO 69 yilinda fethedilince de Parthia ile Romalilar komsu oldu. Parthia' nin Roma' nin karsisina ciktigi ilk an iste bu andir.

Lucullus, Ermenistan fethinden sonra Parthia' yi da fethedecekti ancak onu kiskanan birisi pro-konsul makamindan Lucullus' u indirdi (MO 68). Cunku Megas Alexandros olmak isteyen Pompei, Magnus olmak icin Iran dunyasini fethetmeliydi, Lucullus asla ve asla bunu basarmamaliydi. Lucullus geri cagirildi, Pompei yerine pro-konsul oldu. Ancak hicbir zaman Parthia seferine cikamadi. Suriye fethi ile yetindi. Yerine cikacak rakibi Crassus da buyuk oglu ile beraber hayatini Carrhae savasinda kaybetti.

Pompei gercekten "Buyuk" muydu?

Aslinda buyukten once kiskanc ve hirsizdi. Dogu fethini, Tom Holland' in Rubicon' unda bahsettigi gibi kiskanclik ugruna baltaladi. Buyuk sifatini kendisine yakistirmasinin sebebi de doguyu fetheden Alexandros' un buyuk olmasiydi. Doguyu Lucullus fethetmemeliydi, eger fethetseydi Pompei' e bir daha kimse buyuk demezdi. Lucullus' u gorevden aldiktan sonra da buyuklugunu ispata giristi ve Suriye' yi fethetti ama pratikte Ermenistan' i (o zamanlar Irak uzerinde) kaptirmisti. Tigranes ile bir isbirligi antlasmasi yapmisti, bu antlasmaya sadik kalmasi icin de bir oglunu yanina almisti. Bu vakit kayiplari da Parthia' ya toparlanmasi icin zaman tanidi. Butun bunlari yapmasaydi, Lucullus Parthia' yi alabilirdi. Aslinda Lucullus bu fethi gerceklestiremezdi diyen tarihciler de var, buna sebep olarak da Ermeni Irak' i fethinde Lucullus' un ordusundaki kucuk captaki bas kaldirislari one surerler. Ancak Lucullus en sonunda bu sorunlari bitirmis ve ordusunu toplamistir. Zaten Parthia seferi baslamadan kisa sure once de gorevden alinmistir.

Tabii sirf cumhuriyeti korudugu icin, bu da taktiksel bir manevradir, Caesar cumhuriyeti korusaydi Pompei Cumhuriyete karsi olurdu, Pro-Attika tarihciler Pompei' yi sever, onu over. Plutarch ornegin. Yalniz Plutarch Lucullus' u da unutmaz, oysa ki yeni tarihciler icin Lucullus basit bir figurdur.

Sonuc olarak, Pompei cidden kiskanciligi ile tarihin akisini degistirmis bir sahistir. Benim naciz gorusum, ona buyuk demeden once kiskanc dememizdir.

Mehmet Kale

Thursday, October 05, 2006

Megas Alexandros Nasil Oldu da Iran' i Fethetmeyi Basardi?

Peter Green, tek bir cumle ile ozetliyor. Persler' in aksine, Philippos II (Megas Alexandros' un babasi) piyade sorununu cozmustu. Philippos II donemine kadar, Makedonya alt tabakada sayilan site devletlerdendi. Kaliteli atli birlikleri vardi fakat savasin defansif islerini gorecek piyadeleri yeterli degildi.

Thermopylae' de olumsuzlesen 300 Spartali bir cok Yunan devletine esin kaynagi olmustu. Bu devletlerden bir tanesi de Thebeslilerdi. Gorgidas' in MO 378 yilinda kurduklari birlige, Kutsal Grup adini verdiler. Birlik 150 cift sevgiliden kurulmustu (150 olgun, 150 ergenlik doneminde erkek), Plutarchus bu birlige sevenler ile sevilenlerin birligi der. Bu birlik ne kadar egitimli ve guclu oldugunu, Spartalilari Leuctra Muharebesi' nde yenerek gosterdi (MO 371). Spartalilar tarafindan gelistirilmis piyade doktrini liginde, artik Thebesliler liderdi.

Makedon prensi Philippos (Kral olunca Philippos II), Thebes' e askeri doktrin egitim icin yollanmisti. Her ne kadar Thebes' e yollanmasinin asil sebebi tahttan uzaklastirilmasi olsa da, bu egitim birakin Makedonya' yi, dunyanin kaderini degistirecekti. Philippos Thebes' de hoplite (klasik Yunan piyadesi) disiplinini ogrendi ve kafasinda yeni bir fikir ortaya cikti: Phalanx duzeni.

Phalanx duzeni piyadelerinin diger Yunan Hoplite' lerinden farki, tasidiklari 4.5 metrelik uzun mizraklardi (Sarissa). Bir konunun altini cizmekte fayda goruyorum, Phalanx, 16x16' lik duzende savasan 256 kisilik bir tabura verilen addir, tek bir piyadenin adi Phalanx degildir. Birbirlerine yakin dovusen askerler, sarissalari ile bir duvar oruyorlardi ve Roma Lejyonerleri' ne kadar, rakibi olmayan bir guc oldular.

Iste Darius III' un kaybettigi nokta bu olmustu. Sargatiali, Iskitli, Parthia' li, Bactria' li kaliteli suvarilerine karsin, asla disiplinli bir piyadesi olmadi. Bu da Pers defansindan gedikler yaratiyordu. Nitekim yaratilan bir gedik, Akamanis (Pers) Imparatorlugu' nu yokedecekti.

Philippos II, oglu Alexandros III' ten kanaatimce cok daha buyuk bir taktisyendi, muharebe meydaninda esi benzeri yoktu. Ustelik egitim doktrininde gercekten icadi olan Phalanx duzeni bir cigir acmisti. Savas duzenleri, sol kanatta Parmenio, sag kanatta Alexandros ve gobekte Philippos II' nin komutasinda uc bolumden olusuyordu. Bu duzen Philippos oldukten sonra, orta bolumun kanat komutanlarinca paylasimi ile devam etti. Sistemi birtek Atina-Thebes alyansina karsi yapilan Chaeronea Muharebesi (MO 338)' nde degistirdiler. Philippos, Thebes gunlerinden hatirladigi, dusman sag kanadini tutan Kutsal Birlik' in karsisina oglu Alexandros' u koyabilmek icin Alexandros' un komutasini sola kaydirdi. Parmenio da sag kanadi tuttu.

Iste bu disiplin, MO 334-331' e giden surecte, Granicus' tan baslayip, Babylon' da biten Akamanis konvansiyonel gucunun imhasini sagladi. Darius III buyuk bir taktisyendi, her ne kadar Granicus Muharebesi (MO 334)' nden once, cok buyuk bir hata ederek komutani Rodoslu Memnon' un yokedilmis kaynaklar politikasi (Scorched Earth Policy)' ni dinlemeyip Anadolu tarlalarini imha etmediyse de, iyi de bir stratejisyen sayilirdi. Memnon ve Sparta krali Agis ile beraber Makedonyalilar' i sirtlarindan defalarca vurmayi basardilar. Butun muharebe sahalarini, Darius II' un kurnaz manevralari belirliyordu, ozellikle Issus Muharebesi (MO 333)' ni.

Ancak Darius' un etkin suvari saldirilari, Makedon Phalanx gucu tarafindan puskurtulebilirken, Makedon suvari hucumlarini Issus (MO 333) ve Guagamela (MO 331)' da durdurabilecek bir guc yoktu. Granicus ve Issus' ta dovusen Yunan parali birliklerini saymazsak, Akamanis ordusu, hemen hemen Alexandros' un Yunan ordusuna kayda deger bir zarar bile verememisti. Iste bu korunmayi, Phalanx sagladi. Makedonyalilar hakkinda bilinmeyenler isimli makalemde yazdigim gibi, Guagamela' da Yunan ordusunun yaptigi ekolon, Pers hattinda gedik acti ve bu gedikten saldiran Yunan atlilari Pers ordusunun belini kirdi. Bu da Akamanis Imparatorlugu' nun sonuydu.

Napeleon Bonaparte, Marlborough, Mustafa Kemal Ataturk, daima once defans yaparak dusmani durdurma, dusman gucunu kontrol altina alma ve balyozu kisa surede indirerek muharebede nihai sonucu elde etmeyi amaclayan komutanlardi. Defansı en iyi, disiplinli piyade yapar. Muharebede gerekli olan ustun taktiklerin uygulanabilmesi icin de askerin ve özellikle piyadenin egitimli ve celik gibi sinirlere sahip olmasi gerekir. Silahlar ne kadar ustun olursa olsun, savaslar silahla degil, taktiklerle, egitim doktrini ile, kordine calismayla kazanilir.

Mehmet Kale

Wednesday, October 04, 2006

Makedonyalilar hakkinda ilginc bilgiler

1) Makedonyalilar, Spartalilar gibi Dor agirlikli bir Grek gruptur. Ancak Spartalilar bile kultursuzlukte bu grup kadar ileri gitmemisti. Makedonya dilinde cok az ozel isim vardi. Bu yuzden Makedon tarihini irdelemek apayri bir zorluga sahiptir.

Ornegin Alexandros' un babasi Philip in iki erkek sevgilisi vardi, ikisinin de adi Pausanias' ti. Daha once sevgilisi olan Pausanias' ta kiskancliktan, buyuk ihtimalle, Olympias (Mytrale)' in destegi ile Philip' i katletti. Daha cok ornek var. Amnytas, Perdiccas, Alexander gibi isimler Makedon tarihi ile ilgilenen insanlari hep zorlar.

2) Alexander 1 doneminde, meshur Xerxes isgali baslamisti Yunan yarimadasina (MO 480). Alexander 1, Makedonya krali, uyaniklik yapti, ve Persleri destekledi. O vakitlerde Makedonyalilar korkaklilari, askeri beceriksizlikleri ile nam salmis, garibani oynuyorlardi.

3) Alexander' den iki sonraki kral Perdiccas doneminde, Makedonlar uyandi ve grek dunyada sayginlasmak icin Helenlesmek gerektigini anladi.

4) Perdiccas 1 doneminden kisa sure sonra Philip (Iskender in babasi) donemi baslayacakti. 1. maddeyi hatirlatarak gireyim, bir baska Perdiccas 2, Philip i dunyanin en buyuk salakligini yaparak, donemin en buyuk askeri gucu Thebes' e yollamisti. Thebes sehri, Spartalilardan yunanlilarin en buyuk askeri gucu unvanini, Sacred Band (Kutsal Boluk) askerlerinin Leuctra da Spartalilari yenmesi ile almisti. Philip burada turlu askeri taktikler ogrendi. Hedefini koydu: Mukemmel bir piyade sistemi kurmaliydi.

5) Once Philip, sonra da Alexandros Pers seferi icin, baskomutan olarak Helen dunyasi ileri gelenleri tarafindan atandilarsa da perslerin bile ugrastiramadigi kadar Makedonlari isyanlari ile ugrastirdilar. Oyle ki, Alexandros Pers seferine cikmadan once (334-331 Pers seferi, 3 yil surdu), 2 yil da isyan eden yunan ve trakya kabileleri ugrasti, tabii asil ugrastiran yunan sehirleri oldu.

6) Granicus (334) ve Issus (332) savaslarinda en cok Mekadon askerini (neredeyse tamamini), Pers ordusunun nufus acisindan maksimum 1/3 unu olusturan yunan askerler oldurdu.

7) Savas cigliklari alalalalalalalala idi.

8) Alexandros tam bir Iliada tutkunuydu. Oyle ki Issus' tan sonra Darius' un elmas suslemeli kutusunu ele gecirdi. Hazineler hep baskasina dagitti ama bu kutuyu kendine aldi. Herkes bu delinin ne yapacagini beklerken, o deliligini yapti: Olene kadar Iliada' sini o kutuda tasidi.

9) Issus' ta Darius III, Aleksander' i bacagindan yaraladi. Bu onun ne kadar yakin dovusu sevdiginin gostergesi. Ve ustelik Darius' a ne kadar yaklastiginin gostergesi.

10) Marlborough Blenheim da, Napoleon Austwildz (cetrefil bir adi var, tam yazamiyorum)' de Guagamela savasindaki ekolon taktigini uyguladi. Alexandros' un Guagamela' daki taktiklerini, Mustafa Kemal Sakarya' da cok ama cok genis bir cografya da tekrarlayarak, adini dunya askerlik tarihine kazidi. Alexander' in 10 mil uzunlugunda bir cizgide yaptigi taktigi, hem de acemi askerlerle 100 milde yapti. Tabii bir cok ekleme var, ama temelde ekolon taktigini uyguladi. BU taktik hava savaslarinda bile uygulanir.

Taktik nasil: Alexander sag kanadi, Parmenio sol kanadi aldi hep. (Aleksander omrunde sadece sol kanatta Chaeronea savasinda bulundu. Cunku Makedon sol kanadi, Thebes Sacred Band' inin onundeydi.) Alksander' in sag kanadi 45 derece geriye dogru egimle acildi. Bu da Bessus komutansidaki Pers sol kanadini acilmaya zorladi. Makedon sag kanadi geri cekilirken, merkezi ileriye dogru hareket etti. Iste buna ekolon deniyor. Tabii bu ekolon da Bessus (Pers Sag kanadi) ile Darius (Pers merkezi) arasinda bir bosluk yaratti. Buradan da Companion Cavalry adi verilen birligin basini cektigi Makedon taarruzu basladi.

Piyade egitim ve doktrin tarihi Philip' ten (Phalanx i bu adam buldu, babasi bizim Iskender' in) once ve sonra diyerek ayrilmayabilir. Ancak piyade askeri taktikleri Aleksander' den once ve sonra olarak ayrilir. Baba ogul pek guzel degistirdiler tarihi.

11) Xenophone's Anabasisi' nde, MO 401 yilinda, Cunaxa muharebesinde iki kardes Cyrus ve Artaxerxes (Ardashir) Pers tahti icin kapisti. Cyrus' un 10000 Yunan parali askeri vardi. Muharebenin en elit gucu olmalarina ragmen, Cyrus ve generalleri olunce, lidersiz kaldilar. Bu 10000, Karadeniz' e cekildi. Bu yuruyus iste Xenophon' un anabasisi olarak adlandirilir.

Cunaxa taktikleri cok onemliydi. Cyrus' un elit Yunan piyadelerine karsi, acik alanda Artaxerxes' in atlilari onemli isler basarmisti. Acik alanda unutulmamali ki, suvarilerin manevra alanlari cok genistir ve bu buyuk bir avantajdir. Darius ayni teknigi, MO 331 yilinda Guagamela' da Megas Alexandros' a karsi denedi. Babylon' un korunmasi bu plana bagliydi.

Once Alexandros' u Firat' i gecmeden once guneye dogru surmek istedi cunku Firat' in batisi duzluktu. Ancak, Hephaiston, oncu gruplarin komutani olarak bir kopru yapti ve Alexandros Firat' i gecmeyi basardi.

Buyuk Kral Darius III yine de sansini yitirmemisti ve bir baska duzlukte, kuzey Irak' ta Erbil sehri yakinlarindaki Guagamela' da Yunan ordusu ile karsilasti. Aslinda Granicus (MO 334), Issus (MO 333) ve Guagamela (MO 331)' da hep muharebe sahasini secen Persler olmustu, ama ucunu de kaybettiler.

12) Eger bu tarihsel zinciri analiz ederseniz:

a) Greco-Pers Savaslari
b) Pelepones Savaslari
c) Cunaxa' da Pers Ic Muharebesi
d) Alexandros' un Anabasis' i

Persler' in Yunan ic cekismelerini cok iyi kullandigini gorebilirsiniz.Persler belki MO 480 yilindaki Xerxes I' in seferinde Atina demokrasisini yikamadi ama Spartalilar bunu Atinalilar' in yerine Perslerden aldiklari finansman ile Pelepones savaslarinda basardilar. Persler, MO 480-479' daki Greko Pers savaslarinda, Makedonyalilar ve Thebeslileri, MO 440-400 lerdeki Pelepones savaslarinda Spartalilari, ve en son Alexandros' un harekatinda yine Atinali muhalifler ile Spartalilar basta olmak uzere Yunan muhalifleri kullanmisti.

Daha once de belirttigim gibi, Makedon ordusuna, en onemli direnisi Persler' in Yunan parali askerleri gostermisti. Alexandros' un ordusu Persepolis' e ulastiginda, Yunanlilarin moralini bozmak icin sakat birakilmis parali Yunan askerleri ile karsilasildi. Bu da Alexandros' un moralini bozmak yerine sinirlerini bozdu ve Persepolis yakildi.

13) Alexandros III belki de babasi Phillippos kadar buyuk bir taktisyen degildi, ama cok daha buyuk bir stratejisyendi. Issus (Hatay civarlarinda) savasi (MO 333)' ndan sonra, Babil' e yurumek yerine, butun Dogu Akdeniz limanlarini kontrol altina alip, Perslerin Bati' daki aktivitelerine son verdi. Fenike ve Misir dunyasinda sadece Gaza ve Tyre direnis gosterdi, buralar da yakildi.

Ozellikle tyre kusatmasi tam bir basyapittir. tyre bir kiyiya yakin bir adacikti. Ada ile kiyinin arasinda kalan deniz 40 ila 40 feet arasinda maksimum derinlige sahipti. Alexandros once bir iskele yaparak bu adayi karaya bagladi. Ardindan diger Yunan ve Fenike deniz guclerini yanina alarak adayi denizden kusatti. Adanin guneydogu kiyisindaki Misir limanindaki duvari yikti. Ve Tyre ele fethedildi.

Ikk basta Tyre' liler bu iskele yapimi ile alay ediyordu. Sonra olayin ciddiyetini anlayanlar karilarini ve cocuklarini gemilerle Tyre' den uzaklastirdi.

14) Alexandros, Parmenio' nun varligindan son derece huzursuzdu (Bir baska Alexandros' un tutuklanmasi ile ilgili bir mevzu ile patlak verdi). Ectabana' da iken, kardesi Nicanor' un cenazesinden donen Philotas' i (Parmenio' nun oglu), ihanet ile sucladi ve oldurdu. Sonra da Parmenio' yu oldurdu. Plutarchus' un dedigi gibi, bir hic ugruna oldurulduler.

15) Perslerin yaninda Rodoslu, Memnon adinda bir deha vardi. Acik konusmak gerekirse, Aleksander' in isini daha en basinda bitirebilecekken, Perslerin burunlarinin buyuklugu ile plani gerceklestirilmedi.

Plani cok ama cok etkiliydi. Daha once de bahsettigim gibi , ana karada isyan eden YUnan sehirlerinin hizaya getirilmesi sebebi ile Aleksander' in kasasi bosaldi. Aleksander babasi gibi ekonomiden hic anlamayan bir fatihti. Memnon, devirde yasayan herkes gibi butun bunlari biliyordu, ve Makedonyalilarin ikmali isgal ettigi bolgelerin tarlalarindan yapacagini bildiginden, tum tarlalarin yakilmasini, Alexander ve ordusunun Anadolu' da acliga hapsedilmesini ve savasin yunan ana karasina tasinmasini onerdi. Makedonya kendisini savunamazdi. Planin islememesi icin hicbir sebep yoktu, ama Darius III, colugu cocugu bu kadar ciddiye almayalim diye, Imparatorluk ordusu da degil, Anadolu Satraplarinin ordusunu Granicus' a yolladi (MO 334). Tabii sonuc malum.

Bu Rodoslu Memnon' un oldurdugu kadar Makedonyali' yi kimse olduremedi. Halikarnas' ta da onemli bir direnis yapti Memnon.

Alexander Gordion' da iken, Pers krali artik hatasini anlamis, Memnon' u Anadolu ordulari komutani yapmisti. Memnon, cok guclu bir donanma kurmus, Sparta Krali Agis ve Atinalilar ile anlasmisti. Anavatanda Antipater (Alexander Makedon anavatanini Antipater adinda bir yasli adama devretmisti, Alexander olunde, oglu Cassander burayi yonetecek) umutsuzca aci sonu beklerken, tanri Alex' e yardim etti de Memnon oldu. Yoksa Makedonya gidecekti. Sparta, Atina, Memnon (Yani butun Yunan dunyasi) + Persler korunmasiz bir kara parcasina saldiracaklardi.

16) Alexander filminde cok hata vardi. Mesela filmdeki son Hintliler savas tamami ile yanlisti. Oncelikle, su meshur Sutlej nehri kenarindaki devam edelim/etmeylim tartismasini bir kenara alalim.

Iskender' in Hintlilerle yaptigi o meshur savasin adi Hydaspes' tir ki bu savasta oylesine bir zafer kazandi ve bu savas en buyuk zaferidir Iskender' in derler.

Suvarisinin sag kanadi oylesine bir yuklenir ki Hint sol kanadina, Hint sag kanat suvarisi yardima sol kanada gecer. Bu esnada Coenus komutasindaki Iskender sol kanadi da arkadan dolanir ve Hint Suvarisini cevirirler.

Gobekten dalan Phalanx' ta fillerin isini bitirir.

Bu savas Hydaspes nehri kenarinda oldu.

Gelelim Sutlej nehri kenarindaki tartismaya. Bu tartismayi Iskender disindakiler kazandi. Cunku Hephaistion da dahil herkes donme taraftariydi. Bu tartismadan sonra pillarini pirtilarini toplayip donduler. Adamin onunde kimse duramadi arkadaslar.

Neyse asil bant simdi kopacak. Iskender, tam bir cocuk gibiydi, cok sinir etti bu durum onu. Ordusuna kafasinda cezayi kesmisti. Geri donus yolunda ceza olarak ordusunu colden dimdirek yuruttu.

17) Antik Yunan medeniyetlerinde, erkek sevgililer arasinda yas farki olurdu. Spartalilari anlatirken de deginmistim, blug cagindaki bir erkekle olgun bir erkek sevgili olurdu. Alexandros ile Hephaestion arasindaki ask, ayni yaslarda olduklarindan, o devrin olculerinde sapkinlik olarak kabul gordu ve buyuk elestiri aldilar.

Bu arada aralarindaki askin buyuklugunu gostermek icin, Hephaestion oldukten sonra, Roxana' nin hamile kaldigini belirtelim.

Lacodaemon

Daha yaygin ismi ile Spartalilar:

Modern askerligin kurucusudurlar. Disiplin, kordinasyon ve sistem onlar icin savastaki en esasli etkendir. Kordine savas yerine, bireysel savas doktrinlerine sahip Cin, Japonya, Hindi Cini, Kore, Endonezya gibi ulkelerin askeri gecmisleri, kordine calismaya onem vermedikleri icin cok guclu degildir. 2. Dunya Savasi' nda Japon Imparatorlugu birlikleri, alisik olduklari cografyalarda bile Amerikan piyadesine karsi hic varlik gosterememisti. Pers Krali Xerxes I' in yanina siginan devrik Sparta krali Demeratus, Sparta askeri hakkinda kendisinden bilgi isteyen krala, Heredotus' in Tarihi kitabinda su sekilde cevap verir: Tek baslarina, her hangi bir askerden farksizdirlar, ancak toplandiklarinda kendilerinden iyisi yoktur.

Gercek anlamda savas doktrinini bulan Sparta askerleri, aslinda cok ilginc bir sekilde egitiliyordu. 14 yasina gelmis erkek cocugu, 25 yasinda tecrubeli bir askerin yanina veriliyor, bu iki erkek birbiri ile ask yasarken bir yandan da, tecrubeli asker, genc askeri egitiyordu. Biseksuellik herkesin yasadigi bir olguydu. Erkeklerin hepsi kislada oldugundan da, kadinlar da birbirleri ile iliski kuruyordu. Aslinda Sparta' da heteroseksuel iliskiler sadece uremek icin kullaniliyordu.

Egitim tamamlandiginda, Sparta ordusuna kabul esnasinda, kalkan verme toreni yapilir, ve eger anne yasiyorsa, kalkani cocuguna annesi verir ve su sozleri soylerdi: E TAN E EPI TAS. Ya bu kalkani getir, ya da olunu kalkanin uzerinde getirsinler.

{L_INDEX}

Spartalilar kendilerini, bulunduklari bolge, Laconia' nin adi ile anarlardi: Lacodaemon. Kalkanlarindaki Lambda isareti, Lacodaemon kelimesinin bas harfinden gelir. Elen ahalisini iki ana gruba toplamak gerekirse, bunlar Dor Elenler (Spartalilar, Makedonyalilar, Corinthianlar) ve Miken yani Akha Elenlerdir (Argoslular, Atinalilar, Messenialilar). Dor Elenler, yasadiklari sehir degil bolge ile kendilerini anarlardi. Lacodaemon, Macedon bolge isimleridir. Ama Akha kokenli Elenler ise sehirleri ile anilirlardi.

{L_INDEX}{L_INDEX}

Ilginctir ama Sparta iki kral ile yonetilirdi. Bu sistem sonradan Romalilar tarafindan edinildi, cumhuriyet doneminde her yil iki konsul secilir ve bu iki konsul devleti yonetirdi. Imparatorluk doneminde de, Lucius Verus-Marcus Aurelius gibi ikiz imparatorlar da gorebiliriz.

Greko Pers savaslarina kadar sadece nami yuruyen bu askeri gelenegin potansiyelini tam anlami ile goremiyoruz. Marathon Savasi (MO 490)' nda dini festivalleri olmasi sebebi ile Pers oncu kuvvetine karsi Atina' lilari yalniz birakmislardi. Atina Marathon' da galip gelince de, artik Spartalilar, Atinalilar' in diline dustuler.

Yalniz gayriciddi olunacak zaman yoktu, Marathon' da bir oncu kuvvet yollayan Darius I' in oglu Xerxes I, devasa bir ordu yolladi Elen ulkesine (MO 480). Corinth' te konsey toplandi, karar vermek gerekiyordu. Sparta krali Leonidas, diger Elen kavimleri ne yapar bilmem ama biz Spartalilar savasacagiz diyerek, Elen kara kuvvetleri komutanligini ustleniyordu. Elen deniz kuvvetleri komuutasi ise, Atinali Themistocles' e dusuyordu. Kral Leonidas hemen kararini verdi. Akamanis (Pers) ordusu, Thermopylae (Isi Kapilari)' nda karsilanacakti.

Pelepones yarimadasindaki Dor Elen yonetimleri, tehdidin sadece basta Atina olmak uzere Miken Elenleri' ni kapsadigindan bu savasa katilmakta gonulsuzdu. Sparta' da bir de dini festival donemi olunca, Spartalilar ikinci bir Akamanis taaruzunu kacirmak uzerelerdi. Konsey kararini verdi, festival bitince Thermopylae' ye yurunecekti. Leonidas ancak verdigi sozu ve daha da onemlisi tehdidin Pelepones' i de kapsadigini bildiginden, kendisine tabi 300 muhafiz birligi ile Thermopylae' ye yurudu. O esnada kafasindaki srateji, Persleri oyalayacak bir Vanguard olmakti. Kalan Spartalilar festival bitince geleceklerdi ve bu esnaya kadar Persler oyalanmaliydi.

Spartalilar' in yurudugunu duyan butun Elen camiasi, asker yolladi. Efsane sahaya iniyordu.

Yunan gucu su sekilde olusuyordu:

Spartan: 300
Mantinea: 500
Tegean: 500
Arcadia Orchomenos: 120
Diger Arcadia: 1,000
Corinth: 400
Floia: 200
Mycenaea: 80
Thespia: 700
Thebes: 400
Phocia ve Opuntan Locria: 1,000
Toplam: 5,200

Yunan ordusu, Pers suvarileri gecide ulasmadan, gecidi tutmayi basardi. Bu hata Persler' e ileride cok pahaliya malolacakti. Thermopylae' ye Yunan askeri gucunu analiz etmek icin yollanan Pers ajani, gorduklerini saskinlik icinde Xerxes' e iletmisti. Bir avuc Yunan askeri, 250.000 Akamanis askeri uzerlerine gelirken, hicbirsey yokmus gibi zeytinyaglarini surunup, kiliclarini bilemekle mesguldu.

Xerxes, Yunanlilara silahlarini birakirlarsa, hayatlarini bagislayacagini belirtti. Leonidas' in ise cevabi netti: Molon Labe, gelin de alin.

{L_INDEX}{L_INDEX}

Yunan hattinin en onunde, Spartalilar bulunuyordu. Ilk iki gun, 300 Spartali bir elin parmaklarini gecmeyecek kayba karsilik, 20.000 Akamanis askerini (cogunlugu da elit Olumsuzler birligi) yoketmisti. Yalniz ucuncu gun, Persler geri cekilme planlari kurarken, bir dag koylusu, Ephialtes, Akamanis birliklerine, Thermopylae gecitlerinden daha baska ve gizli bir patika oldugunu soyleyip, bu patikadan Pers askerlerini gecirmeye basladi:

{L_INDEX}

Cevirme harekatindan haberi olan Yunan birlikleri bir karar vermeliydi. Sparta, Tehspia ve Thebes askerleri disinda butun askerlere geri cekilme ve Atina' nin bosaltilmasina yardim emri verildi. Spartalilar, Thespialilar ve Thebesliler Persleri bu esnada oyalayacakti.

Once Leonidas dustu, ardindan butun Yunan ordusu ok yagmuruna tutuldu. Son teslim olun ve Leonidas' in cesedini verin cagrisina, biz bugun olecegiz ama Yunanistan yasayacak cevabini verdiler.

{L_INDEX}
Bugun Thermopylae' de, Leonidas heykelinin altinda su dizeler yazilidir:
Go, tell the Spartans, stranger passing by
That here, obedient to their laws, we lie

Spartalilar' in bu direnisi Pers ordusunun moralini kirmakla beraber, Atina guclerine Salamis adasina geri cekilmek icin vakit kazandirdi. Persler, Atina' ya girdi. Artik Salamis' te hesaplasilacakti (MO 480).

Dunya da ilk defa deniz piyadeleri kullanimi bu savasta ortaya cikti. Fikir babasi Atinali devlet adami ve amiral Themistocles' ti. Yunan donanmasi, cok ama cok farkli bir doktrinle savasiyordu. Spartali Eurybiades' in komutasindaki deniz piyadeleri Pers gemilerinin cogunu, gemilere cikarak ele gecirmisti. Gemileri ele gecirilmemis Persler, kalan gemilerini ele gecirilmesin diyerek kendileri batiriyorlardi.

Salamis deniz muharebesinden sonra, Pers donanmasi eriyince, lojistikleri coktu ve Pers kuvvetlerinin buyuk bolumu Yunanistan' dan geri cekildi. Atina Pers isgalinden kurtarildi. Plataea da Spartali Pausanias' in komutasinda, son pers garnizonu dagitildi ve Persler elen yurdundan sonsuza dek kovulmustu.

{L_INDEX}

Tuesday, October 03, 2006

Acilis

Savas tarihi tutkunu oldugumdan, hayatimda karsilastigim her zorlugu bir muharebe, bu zorluklarin olusturdugu zinciri de bir savas olarak kabullendim. Vegetius' un Si Vis Pacem Para Bellum sozleri, yani baris istersen savasa hazir ol sozunu hic unutmadim, bunu bana hayatin ta kendisi ogretti. Ya da Vergilius' un Audaces Fortuna Iuvat yani sans cesurlardan yanadir sozu.

Belki de gereksiz etkilesimler kuruyordum. Acaba evimden binlerce kilometre uzakta yaptigim doktora bir Hacli Seferi miydi? Ben agir suvarilerini komuta eden, dusman piyadesine son balyozu indiren Baron de Kale' miydim? Belki hakikaten agir zirhli atlilarim dusman piyadesini cimen gibi eziyordu, belki de cok daha basit bir eylemdi. Bilmiyorum ama, evime ugramadan 3 yil araliksiz calismak gercekten farkli duygular yaratti bende. 3 yil boyunca evime hic ugramadim, hic aklima bile gelmedi donmek. O derece kaptirmisim kendimi bu mucadeleye.

Ancak emin oldugum bir sey var, gucluyum, artik savasa hazirim, artik ezilmiyorum, bu yuzden barisi yasiyorum. Bunda en cok emegi olan, sahip oldugum maddi ve manevi gucu bana veren babam ve amcama da ayrica borcluyum. Onlarin bu noktalara getirdigi bayragi daha da yukarilara tasiyacagim. Ve Vegetius' un sozlerini hic bir zaman unutmayacagim, hep savasa hazir olacak derecede guclu olup, baris yasayacagim.

Artik bu agir demir yigini, naciz tarih, strateji, taktik birikimlerini, guncel olaylarla karistirirarak sizlerin begenisine sunuyor. Bilgi paylastikca buyur. Kayda gecmeseydi, Guagamela' da Alexandros' un buyuk suvari hucumunu nasil bilebilirdik? Yaptiklarimin, bildiklerimin, baskalari tarafindan da ogrenilebilmesi icin ben bu gunlugu acmayi uygun gordum.

In the name of God, Saint Michael, and Saint George, I give you the right to bear arms and the power to meet justice.

Tarihimizle Yuzlesemedik Gitti

Erdogan Aydin' in kitabindan sonra, Turkler' in islamlasma surecine fantezilerle dolu gerceklerden uzak bir bakis acisi da, aslinda cok takdir ettigim bir sosyolog olan Emre Kongar' dan geldi. Sayin Kongar, kitabinda Horasan ve Maveraunnehir' de bulunan Turkler' in MS 7. yuzyil sonlari ile 8. yuzyilin hemen baslarinda Arap istilasi ile beraber Islamlastigini belirtmis. Kitaba goz gezdirirken, yudumladigim suyu bogazima kacirdim ve boguluyordum. O devirde Horasan' a mevzu bahis doneme kadar sadece bir Turk ordusu girmis ve girdigi gibi cikmisti.

{L_INDEX}

Oncelikle bolgenin cografyasini ele almak gerekir. Haritada Sogdiana olarak adlandirilan bolge, Semerkand ve Buhara sehirlerine sahip olan Maveraunnehir' dir. Parthia ise Horasan' dir.Bactria olarak gosterilen yer ise Gazne' dir. Haritada Jaxartes Nehri Seyhun Nehri, Oxus nehri de Ceyhun Nehri' dir. Bu sebeple, Maveraunnehir' e yani Soghdia' ya Yunanlilar, Oxus otesi yani Transoxiana derler. Jaxartes otesi ise Irani gocebelerin yani Iskitlerin yurdudur.

Turki kavimler, 6. yuzyil baslarinda Gok Turkler doneminde, Mogolistan (o devrin Dogu Turkistan' i) steplerinden cikarak, Iskit (resmi tarihimizin iddialarinin aksine Turki degil, Iskitler Irani gocebelerdir.) steplerini fethettiler ve bolgeyi Turklestirdiler. Bu fetihlerin akabinde, Sasani Imparatorlugu (Iraniler) ile Eftalitler' e karsi isbirligi yapan Gok Turk birlikleri Seyhun Nehri (Jaxartes)' ni asarak, once Soghdia' yi yani Maveraunnehir' i fethettiler, ardindan da Ceyhun Nehri (Oxus)' ni asip, Gazne (Bactria)' ye girdiler ve Eftalit Imparatorlugu' nu dagittilar.


Mevcut Gok Turk-Sasani isbirligi, bu iki devlet komsu olunca, Horasan kontrolu icin bozuldu ve Gok Turk - Sasani savaslari basladi (588-589). Herat' ta cikan muharebede, Sasani komutani Bahram Cupin, Gok Turkler' i yendi ve Horasan isgali basarisizlikla sonuclanarak, Gok Turkler Ceyhun (Oxus) Nehri kuzeyine yani Maveraunnehir' e cekildi. Bir daha da Gok Turkler, Horasan' a giremedi. Horasan' a giren ilk Turk Birligi, Irani Samani Emirligi' nin parali askerleri iken 969' da bir darbe ile bagimsizliklarini ilan eden Gazne Sultanligi' dir. Bu sebeple sayin Kongar' in Arap isgaline ugrattigi Horasan, 7. yuzyilda bir Turk topragi degildi.

{L_INDEX}

Gok Turkler' in MS 600' lerdeki nufuz alanlarini gosteren bir harita goruyoruz. Gok Turkler, MS. 659 yilinda yikildilar ve Maveraunnehir (ilk haritada Soghdia) ve Gazne (ilk haritada Bactria)' deki kontrol yerel ailelere gecti. Bu yerel aileler, Gok Turk kagan ailesinden gelse de, halk yerlesik duzende yasadigindan daha Turklestirilememisti. Maveraunnehir' deki bu bahsi gecen sehirler, ozellikle Semerkand ve Buhara, Ipek Yolu uzerinde oldugundan zengindi ve Seyhun nehri otesindeki gocebe Turki kavimler icin acik hedeflerdi.

Gok Turkler' in yikilmasindan daha da beklenmedik bir olay gerceklesti. MS 636' da Halife Ebubekir once Roma Imparatorlugu' nu Yarmuk' ta, ardindan Halife Omer MS 637' de Rustem Farukzad komutasindaki Sasanileri Kadisiye' de yendi. Romalilar, toparlansa da, Halife Osman donemindeki Nihavend Savasi (MS 642) ile beraber Halife Muaviye doneminde (MS 662) Ceyhun nehrine kadar butun Irani yurtlar Arap kontrolune gecmisti. Artik ceyhun nehri guneyinde Arap devletleri, Maveraunnehir' de (Ceyhun ve Seyhun arasinda) bagimsiz Turk hanedanlar tarafindan yonetilen Irani sehir devletleri ve Seyhun nehri kuzeyinde (o devrin Bati Turkistan' i) Turki topluluklar bulunuyordu. Cok gecmeden, Halife Haccac' in Horasan' a vali olarak atadigi Kuteybe, Maveraunnehir' deki Irani sehir devletlerini (Buhara, Semerkand, ve diger Ipek Yolu uzerindeki sehirler) teker teker ele gecirmeye basladi (MS 702).

Yakin tarihlerde toparlanan Ikinci Gok Turk devleti (MS 681- MS 744), Seyhun nehrini MS 705' te asip, Maveraunnehir' i yagmalayarak, Arap Garnizonlarini yoketti. Irani sehir devletleri artik Gok Turk kontrolundeydi. Bu seferin Gok Turk yazitlarinda (Kol Tigin yaziti) bahsi gecer. MS 720 civarlarinda Gok Turk Kaganligi icinde Turgisler onderliginde On Ok isyani cikinca, Gok Turk garnizonlari Maveraunnehir' den cekildi ve Emevi ordusu bosluktan yararlanip Maveraunnehir' e yeniden girdi. On Ok isyani basari ile sonuclanmis ve Gok Turk otoritesi o devrin Dogu Turkistan yoresinde, yani Mogolistan' da kalmisti. Bati Turkistan' da artik yeni bir Kaganlik vardi: Turgisler.

MS 721' de Kol Cor koutasindaki Turgis ordusu Semerkand' da Said ibn Abdulaziz komutasindaki Emeviler' i yenip, Said' i esir aldi. MS 724' te Halife Hisham, Muslim ibn Said' e meshur emrini verdi: "Turgisler' i yen". Ancak evdeki hesap carsiya uymadi, Turgis Kagani Sulu bu orduyu Seyhun yakinlarinda karsilayip darmadagin etti. 726' da Maveraunnehir garnizonlari komutani Esed bin Abdullah El Hasri yine Kagan Sulu tarafindan yenildi. 728-729 yillarinda, Sulu Semerkand haric butun Maveraunnehir' i fethetti. 732 yilinda Turgisler Semerkand kusatmasini lojistik sorunlari basgosterince kaldirdi.

Bu donemde Roma, Frank, Hazar* ve Turgis saldirilari ile iyice yipranan Emevi halifeligi' nde, Abbasi yanlisi gucler ortaya cikmaya basladi. MS 734 yilinda Abbasi yanlisi Haris ibn Sureyc, Horasan eyaleti baskenti Merv' de ayaklandi ancak basarisiz olup, MS 737' de Turgis Kaganligi' na sigindi. MS 738' de, Sulu Kagan ve muttefikleri Haris, Semerkand'ın Turk krali Gurak, Usrusana krali, Taskend krali, Huttal krali, Turgisler' in son Maveraunnehir seferine giristi. Belh harekatinda Cuzcan civarlari' nda, Emevi valisi Esed ibn Abdullah El Kasri tarafindan arkasindan vuruldu ve geri cekilmek zorunda kaldi. Ayni yil Turgis komutani Kol Cor, Sulu' yu oldurdu. Buraya kadarki bilgileri, Barthold' un Mogol istilasina kadar Turkistan kitabinda bulabilirsiniz. Bu donemde, Abbasi gucleri tamamen Halifeligi kontrol altina aldigindan Turgis-Emevi savaslari sona ermis ve Maveraunnehir' in Arap kontrolunde, Semireciye' nin (Seyhun nehri ustu) de Turkler' in elinde kalmasi ile noktalanmisti. Butun bu savaslarin oldugu Maveraunnehir, Belh, Horasan, Irani toplumlarin yasadigi yerlerdir, Turk yurdu degildir. Kisaca, Turkler ve Araplar, ucuncu bir toplumun yani Sogd Iranilerinin (Maveraunnehir yerli ahalisi) topraklari icin savasmistir. Her iki tarafin da hakimiyeti altinda kalanlar Iranilerdir.

Hemen bir yil sonra da, MS 751' de Mavreaunnehir kontrolu icin Arap-Turk mucadelesine, Cin ve Tibet de katilacaktir. Taskent yakinlarindaki Talas savasinda Tibet' ten lojistik destek alan Arap-Karluk ittifaki Cin gucleri' ni yenecektir. Karluklar' in kuzeyden gelen (Cin sag kanadi) suvari hucumu Cin sag kanadi da dahil piyadeyi cokertecek ve Arap-Karluk ittifaki kazanacaktir. Yalniz burada tarihimizle hakikaten yuzlesmemiz gerekir. Karluklar bu savastan once de bu savastan cok sonralarda da Nestoryan Hristiyandi. Ustelik Cagatay Hanligi' na kadar da Islamiyet' e karsi surekli savasmis bir topluluktu. Talas savasi ile Turkler' in islamlasmasi soz konusu degildir. Barthold, Maveraunnehir' in Cinlilesmek yerine Islamlasmasi olarak yorumlamistir bu olayi ve butun Turk tarihcileri, artik dini sovenizmden kaynakli olsa gerek, bu yorumu butun Orta Asya' ya baglamistir. Bu konuya belki ileride deginirim, Talas Muharebesi' nden kisa bir sure once, Uygur, Karluk, Basmil ittifaki, Gok Turk' leri yikmis, Mogol stepleri yani Dogu Turkeli' nin yonetimi Uygur Kaganligi' na gecmisti. Talas ekseninde kopan Ipek Yolu gurultusunde yipranan Cin Tang hanedani ve Tibetliler' i defederek, Ipek Yolu kontrolunu, Tarim Havzasini ele gecirerek 8. yuzyil sonlarinda Uygur Kaganligi alacaktir.


Tabii bu kopan savaslar hep Irani yurtlarda oldu bahsettigimiz gibi. Sayin Kongar bu yuzden biraz yanlis yuzlesti tarihimizle ama bakin Barthold neler diyor. Maveraunnehir' in Irani yerlileri, Turki gocebelerin baskinlarindan biktigindan, yerlesik duzene sahip Arap hakimiyetini daha cok benimsemisti. Takip ettiyseniz eger, Emevi taarruzlari genelde Turki Kaganliklarin bosaltmasindan sonra olmus, oysa ki Turgisler ve Gok Turkler genelde aggressor gucler, yani saldiran taraflar. Nitekim Turki gocebeler, Emeviler' in Horasan valiliginin catlamasinda basrol oynamis ve dikkat ediniz, Abbasiler Horasan' da toparlanip yukselmislerdir (Abbasi devriminin komutani, bir Horasanli Irani olan Abu Muslim' dir). Tarihimizle yuzleseceksek, dogru yuzlesmemiz gerekir.


Turkler' in Islamlasmasi cesitli fazlarda olusmustur. 10. yuzyil ortalarinda Itil Bulgarlari, Hanlarinin emri ile gelen Musluman misyonerler ile Islam' i tanimistir. Orta Asya' daki Turkler' in Islamlasmasi ise Karahanlilar ve Gazneliler basliklari altinda incelenmelidir. MS 9. yuzyilda kaynaklari tukenen Turkistan steplerinden, artik bagimsizligini teknik olarak kazanmis ama Maveraunnehir' deki Islamlasmis Irani emirlige (Samaniler) buyuk gocler oluyordu ve bu goc eden boylardan, Samani Emirligi' nin parali Turk birlikleri olusturuluyordu. Benzer uygulamalarla, Karluklar tarafindan Abbasi Halifesi Mutasim (MS 833-842)' a satilan 4000 Turki' den de Abbasi Praetorian yani muhafiz alayi kurulmustu. Samani Emirligi MS 999 yilina kadar Maveraunnehir ve Horasan' da hukum surmus Sunni Islami bir Irani Emirliktir. Hukumdar ailesi Maveraunnehir' in yerlisidir, yani Emre hocamizin Turki olarak bize yutturmaya calistigi insanlar (Grousset, Empire of the Steps). MS 10. yuzyil baslarinda, Seyhun Nehri' nin kuzey dogusunda iki buyuk Turki guc vardi: Karluklar (Nestoryan Hristiyan) ve Karahanlilar (Budist). MS 960 larda, Samaniler' den kacan bir prensten etkilenen Satuk Bugra Han, Bati Karahanlilar' i Islamlastirdi ve oglu Musa Baytas doneminde Dogu Karahanli Kaganligi fethedilerek, Karahanli Kaganligi Islamlasarak, kendiliginden Islamlasan ve Halife' ye bagli olmayan ilk buyuk Islam devleti oldu (Itil Bulgarlari goreceli olarak Karahanlilar' a gore kucuk bir guctu). Karahanlilar' in Karluklar' in zayiflamasi ile beraber, Samani Emirligi' ne taarruzlari basladi ve Buhara' nin MS 999 dusmesi ile Maveraunnehir' in Karahanlilar tarafindan fethi gerceklesti ve Samani Emirligi yikildi. Maveraunnehir, Turgisler' in 738' de cekilmesinden sonra yeniden Turki kontroldeydi. Ustelik artik bolge Turklesmeye baslamisti. Karahanli tazyigi surerken, Gazne bolgesinde MS 969 Sebuk Tigin adina hutbe okuttu ve musluman oldu. Gazneliler, Islam Halifesine saygililardi, ancak asla bagli degillerdi. Bu yuzden Emirlik yerine daha ust bir seviye gerekiyordu. Ilk Sultanlik Gazneliler oldu ve Horasan ile Gazne, Gazneliler' in kontrolundeydi. Artik Ceyhun Nehrinde sinir komsusu olan iki buyuk Turk-Islam devleti vardi, Gazneliler ile Karahanlilar.


{L_INDEX}


{L_INDEX}


Gazneliler, her ne kadar daha gec islamlasmis olsa da, Irani-Islam terbiyesi de aldiklarindan daha fazla sehirlesmis bir guctu Karahanlilar' a gore. Bu yuzden Karahanlilar' i vahsi kuzenleri olarak goruyorlardi. Karahanlilar ise, zamaninda Irani Samani Emirligi' ne kendilerine karsi yardim eden Kinik boyu ve dirsek temasinda olduklari diger Oguz boylarindan korkuyordu. Her ikisinin de korktuklari baslarina, MS 999' da (ceyhun nehrinde komsu olduklari zamandan kisa sure sonra) geldi, Selcuklular.

Selcuklular' a gecmeden once, son kez belirteyim ki, tarihimizle yuzlesirken, elbette milli tarih zirvaliklarini tartismalara acalim, benim Talas Savasi konusunda yazdiklarim gibi. Ama Ipek Yolu kontrolu icin Maveraunnehir' de ezilen yerel Irani halki Turki olarak lanse edip, kilic zoru ile Islamlastik diyemeyiz. Tabii ki bir zirvayi yalanlarken, dogrusunu da anlatmak gerektiginden, ben ilk Islami benimseyen Turkler, Karahanlilar, Gazneliler ve kisaca Itil Bulgarlari' na da bu yazimda degindim. Bu guclerin hicbirisi de dis baski ile Islamlasmadilar. Sirada Selcuklular ve diger Oguz Boylari ve onlardan sonra da Kipcaklar var. Cagatay Hanligi ile Islamlasma kapanacaktir. Bu konulari da baska bir yazimda isleyeyim.


Mehmet Kale

NOT: Ermenistan ve Azerbaycan kontrolu icin Hazarlar ve Arap Halifeligi arasinda gecen 100 Yil Savaslarina baska bir yazimda deginecegim.

1 MART TEZKERESI, ABD' NIN KURT KARTI VE ISRAIL' IN LUBNAN HAREKATI

1 Mart tezkeresinde yapilmis olan yanlislar ve bu yanlislar icin odenen bedellere deginecegimi, bir onceki yazimda belirtmistim. Ne yazik ki hukumetin yetersiz diplomasi kadrosu, kendilerinden beklenenden de kotu bir performans sergileyerek, tezkere gorusmelerini, ABD baskani George W. Bush' un deyimi ile at pazarligina kadar goturmustu. Ben tezkerenin reddi veya kabulu icin kesin bir tavir koymak istemiyorum. Hatta Irak ile ilgili olan maddeler disinda, ozellikle Trabzon Limani' ndan ABD' nin yararlanma istegine suphe ile yaklasiyorum. Ancak, bu tezkerenin reddinin de, tutulamayacak sozler verilmeden, at pazarligi yapilmadan, konunun ekonomik boyutlarindan ziyade stratejik boyutlarinin tartisilarak, anlasilmadigi takdirde hava sahasi kullanimi gibi lojistik destek sarti ile yapilmasi gerektigini belirtiyorum. Dansoz kiligina girerek ulkenin onurunu hice sayarak sozler verip, ABD guclerini Mersin Limani' na kadar getirip, sonra kusura bakmayin meclis oylamasina takildik dedikten sonra yuzlerine kapi carparsaniz, bu oncelikle Turkiye' nin tum dunyada sayginligina ve guvenilirligine leke surecektir.

Hukumet, herkese mavi boncuk dagitma stratejisi ile bir hata yapti, tezkere reddedildi. Basbakanin, Turkluk kavramini ustun tarih ve sosyolojik birikimlerinin(!) yardimiyla yeniden tanimlamaya calismasi ile Guneydogu Bolgesi' nde hali hazirda varolan hareketlilik iyice artti. Bu olaylari takiben, bu ulkenin insani ile alay ediyormus gibi, ikinci bir tezkere gundeme geldi. Bir onceki tezkereden cok daha az ekonomik ve stratejik getirileri olacak bu tezkereyi, ulkemizle alay edermis gibi gecirdik. Ustelik askerimiz cok daha riskli olan Sunni bolgelerinde gorev yapacakti. Tabii ki ben de dahil herkes kendisine sordu: "Madem bu tezkereyi kabul edecektik, neden ilkini kabul etmedik?"

Iki dis politika skandaliyla kurtulduk sanmistik, yanilmisiz. Bir sabah kalktigimda, 1 Nisan sakasi yapiliyor zannettim, internet haberlerinde surgundeki HAMAS lideri Halid Mesal' in Ankara' ya 16 Subat 2006' da yaptigi gizli ziyaret mansetteydi. Daha da onemlisi yangindan mal kacirircasina bir davetti bu, ziyaretin halkimizdan gizlice yapilmasi buyuk saygisizlikti. Iki yuzlulugumuz her zaman bakidir. Ulkemizin guvenligi icin Ermenilerin surgunune soykirim denmesine kizarken, Israil' in varligini korumak icin vermis oldugu mucadeleye soykirim demistik. Bize gore, bize saldiran PKK teroristti, ama HAMAS ve FKO ozgurluk savascilariydi. Tabii ki bu dunyada yalniz degildik, demec seviyesinde filistinli teror orgutlerine AB ulkeleri dahil, dunyada bircok devlet destekte bulunuyor. Ancak, bu orgutlerin ulkelere davet edilmesi, maksadini asan bir girisimdir. Tamam, maksadini asan bir girisimde bulundu ulu sadrazam RTE, pekiyi neden kararinin arkasinda durmadi ve Mesal ile gorusmedi? Basbakanimizin cesareti sehit analarina, ciftcimize mi posta koymaya yetiyor? Nitekim, Israil basbakanlik sozcusu Raanan Gissin, "Biz Abdullah Ocalan' i kabul etsek, siz neler hissederdiniz?" diyerek Israil' in sitemlerini belirtmistir. Tabii bu konuda ABD ve Israil' in cevabi gecikmedi, Mart 2006' da Diyarbakir karisti...

Terore karsi mucadele global cercevede yapilirsa, basarili olur. Herkes kendisine saldirani terorist, diger ulkelere saldiranlari ozgurluk savascisi olarak kabul eder ve desteklerse, terorun onune gecemeyiz. ABD' den gelen ateskes emri ile de goruldugu uzere PKK ABD' nin kontrolu altindadir. Daha oncelikli sorunlarimiza egilebilmek icin de, isbirliginden cekinmemeli ve duygusalligi birakip, terorle global anlamda mucadele etmeliyiz.

Seyh Yasin olduruldugunde, Israil cocuklari helikopterlerle olduruyorlar dersiniz haklisiniz, pekiyi cocuklarin arkasina saklanan Seyh Yasin' de hic suc bulmaz misiniz? Yakin zamanda, Israil' in Lubnan' a duzenledigi harekati yerden yere vuruyorduk. Siviller katlediliyor, Israil insanlik sucu isliyor diyorduk. Ancak hic kendimize sormadik, diyelim ki Hayfa' daki Israil fuze bataryalarinda gorevli bir subaysiniz. Uzerinize Hizbullah kontrolu altindaki bolgedeki bir apartmanin catisindan fuze yagdiriliyor. Siz ne yapardiniz? Aman siviller olmesin ben oleyim mi derdiniz? Yoksa atesle karsilik mi verirdiniz ve kendi hayatinizi kurtarirdiniz? Butun bunlari bir yana birakiyorum, Kuzey Irak' a girmeliyiz derken, Israil' in Lubnan' a mudahalesine karsi cikmak nasil bir zihniyettir, bana aciklayabilir misiniz? Butun bunlar bir yana, Israil' in Lubnan' a saldirisi, Iran' in onderligini yaptigi Iran-Sii Irak-Suriye-Sii Lubnan zincirinin Akdeniz' e uzanmasini engelleyen bir operasyondur ve her acidan Turkiye' nin cikarinadir, bu konuya da bir baska yazimda deginecegim. Ancak, herseyden once, ABD, Turkiye ve Israil terore karsi elele vererek birbirlerine zarar vermeyi birakmali ve ortak cikarlarini tehdit eden daha onemli sorunlara vakit ayirmalidir, Iran.

1 MART TEZKERESI, RALPH PETERS' IN HARITASI VE KARADENIZ' IN ABD ICIN ONEMI

1 Mart 2003 tarihinde meclis tarafindan reddedilen tezkerenin beraberinde bu kadar sorun getirecegini cok az kisi tahmin edebilmisti. Araba devrildikten sonra yol gosteren cok olur ya, araba devrildi, yol gosteren cok ama gosterilen yollarin neredeyse tamami yanlis.

Yazimin baslangicinda kesinlikle belirtmeliyim, 60.000 askerin Turkiye Cumhuriyeti topraklarindan nakline kesinlikle bugun oldugu gibi o gun de karsiydim. Ancak daha da onemlisi, Trabzon Limani' nin ABD' nin kullanimina acilmasi Turkiye icin derin stratejik sorunlar yaratabilecek isteklerdi. Bu tezkerenin reddedilmesinden cok reddedilis yontemi tartisma konusu olmalidir. Ben bu konuyu baska bir yazimda isleyecegim. Simdi bu tezkere gorusmelerinde, ABD tarafinin bizden istedigi Trabzon limani konusuna deginmek istiyorum.



Biliyorsunuz yakin zamanda, ABD ordusundan Emekli Albay Ralph Peters tarafindan bir harita ortaya atildi. Ben, iste ABD' nin gizli ajandasi diyerek konuya sovenistce bir giris yapmak istemiyorum. Tam tersine, son derece akillica hazirlanmis bir hipotez oldugunu iddia edebiliriz. Hepimiz hatirlariz, bugune kadar cok Kurdistan haritasi cizildi, ama Emekli Albay Ralph Peters' in cizdigi harita gibi hicbir harita Kurdistan' i Karadeniz' de bir kiyi sahibi yapmiyordu. Pekiyi neydi Kurt nufusun yogun olarak yasadigi dogu Akdeniz kiyilarimiz yerine Kurdistan' i Karadeniz' e ilerleten sebepler?

Montro Antlasmasi' nin 18. maddesinde, Karadeniz' e kiyisi olmayan ulkelerin, Karadeniz' de bulundurabilecekleri savas gemisi filo tonajlari 30000 ila 45000 ton arasinda sinirlandirilmistir. bu ABD' nin etkin bir gorev kuvvetinin Karadeniz' de bulunmasini engeller. Karadeniz' de etkin bir gorev kuvveti, ABD' nin Hazar havzasi enerji kaynaklarini iyice kontrol altina almasi ve daha da onemlisi, Rus donanmasinin guney kanadinin girtlagina hancerini dayamasi demektir. Zaten bugune kadar Ege Denizi' nde kopan firtinanin da temelde sadece Turkiye' nin acik deniz yollarini degil, Karadeniz' e kiyisi olan butun ulkelerin acik deniz yollarini bilfill ilgilendirdigini bilmeliyiz. Iste, kayitsiz sartsiz bir ABD muttefiki olacak Kurdistan' in, Karadeniz' e ulastirilmasi planlarinin altinda, ABD' nin Karadeniz' e hakim olma dusleri yatar.

Sonuc olarak, Karadeniz ve bogazlarin onemini iyi anlamali, bolgedeki guclerin stratejik hedeflerini sovenizmden uzak bir sekilde rasyonel olarak analiz etmeli, stratejimizi belirlemeliyiz. Ege, bogazlar ve Karadeniz zinciri, sadece Turkiye' yi ilgilendirmez, fakat son haritada da goruldugu uzere, mevcut durum Turkiye' siz degismez. Bu sebeple, statukoda lider ulkesi oldugumuzu iddia edebilecegimiz Karadeniz' e dikkat etmeliyiz. Ilerleyen yillarda Karadeniz' deki hakimiyetimiz, Rusya' nin guneybati kanadi ile beraber, Hazar havzasina kadar ulkemize stratejik ustunluk saglayacaktir.